30 Ekim 2007 Salı

GERÇEK SEVGİYİ SEVDİĞİMİ KUCAKLADIĞIMDA HİSSETTİM.BİR ÇATI OLMASI GEREKMİYORDU YAŞAMAK İÇİN...YAŞAM İSTEĞİMİ KOLLARIMDA BULDUĞUMDA ANLADIM:

Alem Bir Aşk İçin Yaratılmış''Yalnızca bir türlü aşk vardır ama görüntüleri binlerce türlüdür,'' der bir bilge. Üç çeşidini söyleyelim biz:
Aşk beşerîdir; şakayla başlar, sorumluluk getirir. Gözden gider, gönülde yaşar. Surete meyledenler ziyandadır.
Aşk platoniktir; sohbetle başlar, zahmet getirir. Zihinden girer, gönülde yaşar. Sîretini süslemeyenler yol şaşırır.
Aşk ilahîdir; imanla başlar vahdete götürür. Gönülde doğar, gönülde yaşar. Sırrı saklamayanlar, başını verir.
Gönül ki, Allah'ın evidir, aşkın her çeşidine itibar eder. Bütün milimetrekarelerinde aynı sevgili olmayan bir gönül aşkı bilir mi acep? Bir kuru yakınlaşmayı, ilgiyi aşk sanarak yaşanılan ömür adına vaveylâ ve va esefâ!... Bir Cemal'e kul, bir Ahmet'e köle, bir Leyla'ya deli ve bir ışığa pervane olmayanın aşkı mı vardır, ya aklı mı vardır ki!...
Âlem bir aşk için yaratılmış ve ''Aşk imiş her ne var âlemde!...''

Tohumdan yeşeren gül bahçesi bir anlıktır; akıldan yeşeren gül bahçesi canlıdır.

Topraktan yeşeren gül bahçesi, yok olur; gönülden yeşeren gül bahçesi ne hoştur!

Bizim bildiğimiz tatlı ilimleri, o gül bahçesinden bir iki üç çiçek de­meti bil.

Kendine iyi bak çünkü alemin özüsün sen. Varlıkların gözbebeği olan insanoğlusun sen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...